İş Hayatında Zor İnsanlarla Mücadele…

Yaşamın her alanında olduğu gibi iş hayatında da tutum ve davranışlarıyla diğer insanları olumsuz yönde etkileyen kişiler bulunmaktadır. Bu kişilerin rahatsızlık verme dereceleri farklı olmakla birlikte hemen hemen bütün işyerlerinde bulunurlar. Bu tür kişileri zor insanlar olarak adlandırabiliriz.

Eğer zor insan davranışları şirket veya bölüm genelinde olumsuzluk yaratıyor ve grup olarak herkesi etkiliyorsa bu durumla baş etmek çok daha kolaydır. Asıl tehlikeli olan ise bireysel olarak zor insan davranışlarına maruz kalmaktır. Eğer gerekli önlemler alınmaz ise bu tür davranışlara maruz kalan kişilerin zamanla psikolojileri bozulmakta, kendilerinden beklenmeyecek şekilde işlerinde başarısız olmaktadırlar.

Zor insanlarla karşı karşıya kalındığında yapılması gereken şey planlı bir şekilde mücadele etmektir. Eğer mücadele edimez ise zamanla işler daha da kötüye gider ve iş hayatı katlanılmaz bir hal alır.Peki, nasıl mücadele edilmelidir?

İşe öncelikle karşımızdaki insanın zor insan olup olmadığıyla başlamanız gerekiyor. Aşağıdaki davranışların en az dördünü sürekli sergileyen insan zor insandır.
Ortamlarda veya toplantılarda sürekli konuşanlar, çevrelerine söz hakkı vermeyenler.
Diğer insanların duygu ve düşüncelerine önemsemeyenler.
Kendileriyle ile ilgili olan veya olmayan konuları devamlı eleştiren ama ortaya yapıcı bir fikir veya çözüm koymayanlar.
Arkadaşlarıyla sürekli rekabet içersinde olup, rekabet stratejilerini de arkadaşlarının hataları ve eksiklikleri üzerine kuranlar.
Ortak işlerde ihtiyaç duyulan bilgiyi zamanında paylaşmayanlar ve işlerini zamanında teslim etmeyenler.
Verdikleri sözleri tutmayanlar süreli bahaneler üretenler.
Arkadaşları hakkında onların bulunmadıkları ortamlarda olumsuz konuşanlar.
İstemediğiniz halde samimiyet sınırlarını zorlayanlar.

Evet, maalesef bu tür insanlar iş hayatında varlar, öyle ya da böyle onlarla da çalışmak durumundayız.
Bu insanlarla mücadelede öncelikle yapmanız gereken size karşı sürekli olarak bu tür davranışlar içerisine girenleri belirlemek ve kiminle mücadele edeceğinizi bilmektir.

Bu insanları belirledikten sonra yapılacak en yanlış şey gidip bu durumu yönetimle paylaşmak, şikâyetçi olmak ve sorunu onların gündemine taşıyıp çözmelerini beklemektir. Bu durumda yöneticilerinizin gözünde, kendi sorununu çözemeyen, şikâyet eden ve iş ortamında gerginlik yaratan bir konuma düşebilirsiniz. Sorun derinleştikçe de yönetimin gözünde mücadele ettiğiniz kişi gibi zor insan kategorisine alınabilirsiniz.

Bu yüzden yapılması gerekenler sırasıyla şu şekilde olmalıdır;
Önce mevcut durumu analiz edin ve ilk olarak sorunu kendinizde arayın. Gerçekten zor insanla mı karşı karşıyasınız yoksa durumu gereğinden fazla mı abartıyorsunuz. Size yönelik davranışlarda fazla alınganlık gösterip aşırı tepki mi veriyorsunuz. Bu analizi yakın dostlarınızla veya aile çevrenizle yapabilirsiniz.

Gerçekten zor bir insanla karşı karşıya olduğunuz kararına vardıysanız yapılacak ilk iş onunla özel olarak yüz yüze gelmek ve bu konuyu konuşmaktır. Konuşma esnasında mümkün olduğu kadar kibar ve yapıcı olmalısınız, kişinin davranışlarının size olan olumsuz etkilerinden söz etmelisiniz ve ondan bu tür davranışları bitirmesini rica etmelisiniz.
Bazı insanlar tutum ve davranışlarının diğer insanları olumsuz yönde etkilendiğinin farkına varmayabilirler, uygun bir dille uyarılan kişiler böyle bir durumda hatalarını anlarlar ve derhal kendilerini düzeltirler.

Ama bunun tam tersi olduğu durumlarla da karşılaşılabilir. Kişi yaptıklarının farkındadır ve bütün bunları zaten bilinçli olarak yapmaktadır. Böyle bir kişiyle yapılacak konuşma zaten olumlu sonuç vermeyecektir. Hatta konuşma esnasında zor insan sizi suçlayacak, bahaneler bulacak ve beklide sorunun kaynağına sizi oturtacaktır. Ama yüz yüze konuşma yöntemi mutlaka denenmesi gereken bir yoldur. Bu yöntemle sorunların büyük bir kısmı çözülebilmektedir.

Yüz yüze görüşmenin sonuç vermediği noktada diğer insanlardan farklı olarak zor insanla olan ilişkilerinizi belirli bir kalıba sokmanız gerekmektedir. Öncelikle yapmanız gereken bu kişilerle olan ilişkilerinizi derhal resmi bir boyuta taşımak ve sınırlandırmaktır.
Bu kişilerle olan iş ilişkilerinizde net bir tutum sergilemeniz, işinizle ilgi asla taviz vermemeniz ve esneklik göstermemeniz gerekmektedir. Eğer yapabiliyorsanız işinize zarar vermemek koşuluyla ortak projelerde çalışmamaya, aynı ortamlarda bulunmamaya dikkat edebilirsiniz.

Bu durumlarda kesinlikle kaçınmanız gereken iki konu bulunmaktadır.
Birincisi bu kişilere karşı asla saldırgan bir tutum içerisine girmeyin, agrasif tavırlar sergilemeyin.
İkincisi ise bu kişilere karşı görmezden gelme, yokmuş gibi davranma yaklaşımı içerisinde bulunmayın.
İş ortamında ki bu tür davranışlar kariyer hayatınızı olumsuz yönde etkiler, haklı durumdayken sizi haksız duruma sokar. Bu nedenle normal insan ilişkilerinin gereklerini (nazik olma, selamlama, el sıkma vs.) yerine getirmekten kaçınmayın.

Son söz, mücadele sürecinizde gerekli kararlılığı ve direnci gösterecek kişilik yapısına sahip değilseniz,kendinize yeni bir iş aramaya başlayabilirsiniz. Çünkü hiç bir şey sizin sağlığınızdan önemli değilidir.
 
Devrim KARDEŞ

Diğer haberler

QMC Employ, İşe Alım Arenasında Küresel Bir Lider Olarak 28. Uluslararası Ambalaj Endüstrisi Fuarı’nda

Bu prestijli etkinlik, işverenlerle potansiyel adayları buluşturarak sektördeki insan kaynakları ihtiyaçlarını karşılamak adına önemli bir platform sağladı.

Etik Değerlerin Önemi: İş ve Toplumsal Hayatta Güvenin Temeli

Etik değerler, yaşamımızın her alanında bizi yönlendiren, kararlarımızı şekillendiren evrensel ilkelerdir. Toplumsal ve iş hayatında, bu değerlerin varlığı, insanların davranışlarını ve ilişkilerini belirleyen kılavuzdur.